OBEZİTENİN DAMAR İÇİ YOLLA TEDAVİSİ
( SOL GASTRİK ARTER EMBOLİZASYONU)
Obezite Hastalığına Yeni Çözüm
Dünya üzerindeki obezite hastaları için yeni uygulanmaya başlayan damar içi ameliyatsız çözüm; iştah artırıcı hormon olarak bilinen ghrelinin daha az salgılanması için yapılıyor. Kesi gerektirmeden yapılan tedavi sonrasındaki ilk 6 ay, mevcut kilolarda yüzde 10-20 kayıp yaşanıyor.
Damar içi yolla obezite tedavisi
Başta kalp rahatsızlıkları olmak üzere, birçok hastalık için kapı aralayan obezite; kişinin hareketsiz kalmasına, nefes darlığı çekmesine ve hayat kalitesinde düşüşlere sebep oluyor. İşlenmiş gıdaların aşırı şekilde tüketildiği günümüz dünyasında önemli bir problemi ifade eden obezite için birçok tedavi araştırması yapılıyor. Bu araştırmalar neticesinde ortaya çıkan ve hala uzun süreli etkileri araştırılmaya devam eden sol gastrik arter embolizasyonu, iştah hormonunun daha az üretilmesini sağlayarak doğal bir kilo verme sürecini mümkün kılıyor.
Neden ghrelin hormonu hedefte?
Obezite nedenleri içerisinde hormonal bozukluklar yer alıyor. Bu hormanlar içerisinde en önemlisi; iştah artırıcı veya açlık hissi yaratan ghrelin hormonudur. Kişilerde, ghrelin hormonunun fazla salgılanması aşırı açlık hissine neden oluyor. Bu hisse başa çıkamayanlarda obezite oluşumu başlıyor. Ghrelin hormon salgısının azaltılması neticesinde, obeziteye yakalanmış kişiler için zayıflama süreci başlıyor.
Ghrelin hormon tedavisi nasıl yapılıyor?
Midenin fundus denilen kısmından üretilen ghrelin hormonunun daha az salgılanması için fundus kısmını besleyen atardamarda tıkama işlemi yapılıyor. Kesi gerektirmeyen işlemde; ince tel ve borular kullanılarak midenin sol kısmındaki atardamara ulaşılıyor. Mikrokürecikler kullanılarak yapılan tıkama işlemi, geleneksel cerrahi yöntemlerinin doğurduğu riskleri ve komplikasyonları içermiyor.
Damar içi tedavinin bazı riskleri nedir?
Her tedavi gibi ghrelin hormon salgısını azaltan damar içi tıkama işleminin de riskleri bulunuyor. Söz konusu riskler; yaşa ve sağlık durumuna göre değişiklik gösteriyor. İşlem sonrasında ortaya çıkma durumları az da olsa, görülebilecek komplikasyonlar şunlardır: “İşlem yapılan yerde ağrı, yüzde 2 ihtimalle apse, yüzde 4 ihtimalle iskemi, hedeflenilen bölge dışında tıkama işlemi, kanama, yüzde 1 oranında ölüm”
Nedir?
Obezite tedavisi için sol gastrik arter embolizasyonu, midenin bir bölümü olan fundus kısmını besleyen atardamarın tıkanmasıdır. Oldukça yeni bir minimal invaziv tedavi yöntemidir.
Niçin Yapılır?
Obezitenin nedenleri arasında pek çok hormonal değişiklikler mevcuttur. Bunlardan bir tanesi de mide fundus kısmından salgılanan insanda açlık duygusu oluşturan “ghrelin” hormonudur. Ghrelin hormonunun artmış olması obezite nedenleri arasında gösterilir. Midenin bu kısmını besleyen arter olan sol gastrik arterin tıkanmasının “ghrelin” hormonunu anlamlı bir şekilde azalttığı ve kilo kaybına neden olduğu ispatlanmıştır. Bu nedenle sol gastrik arter embolizasyonu morbid obezitenin tedavisinde hastanın kilo vermesini kolaylaştırmak amacı ile yapılır.
Nasıl Yapılır?
Kasık atardamarında girildikten sonra ince teller ve borular yardımı ile celiak arter diye tanımladığımız , karaciğeri, dalağı ve üst mide barsak sitemini besleyen atardamara girilir. Buradan ince bir dal halinde çıkan sol gastrik artere ulaşılır. Mikrokürecikler yardımı ile kalıcı tıkama işlemi uygulanır. İşlem sonlandırılır.
İşleminin Riskleri ve Komplikasyonları
İşlem sırasında yaşınıza ve mevcut sağlık durumunuza bağlı olarak aşağıdaki bazı riskler ve istenmeyen durumlar ortaya çıkabilir
1-Ağrı tedavi edilen bölgenin oksijensiz kalmasına bağlı olarak gelişir ve genellikle ağrı kesiciler ile kontrol altına alınabilir. Ağrı günlerce sürebilir ve hastanede yatarak tedavi gerektirebilir.
2- Enfeksiyon: Apse, sepsis(%2)
3- Embolizasyon alanında iskemi(%4)
4- Hedef dışındaki bölge ya da organın kasıtsız embolizasyonla tıkanması(%3).
5- Kanama
6- Ölüm(henüz bu işleme bağlı ölüm bildirilmemiştir, ama anjiyografik işlemlere bağlı ölüm oranı on binde birin altındadır).
7-Kontrast madde reaksiyonları:
a) Anafilaktoid reaksiyon: ciddi alerji benzeri reaksiyondur, ölüme yol açabilir.
b) Solunum yollarında spazm ve ödem: solunum sıkıntısına yol açar.
c)Hafif alerjik reaksiyonlar: aksırma, göz yaşarması, vücutta kızarıklık, ürtiker(kurdeşen).
d) Enjeksiyon yapılan yerde sıcaklık hissi, ağrı.
e) Bulantı, kusma.
f) Böbrek yetmezliği.
g) Kalp ritim bozuklukları.
h) Epilepsi
İşlemden önce Yapılması Gerekli İşlemler:
1- İşlemden önce hasta en az 8 saat aç olmalıdır. İşlemden 8 saat önceye kadar sıvı alımı devam etmelidir. Bundan sonra sıvı alımı damar yoluyla yapılacaktır. Acil durumda bu şart aranmaz.
2- İşlemden önce kanın pıhtılaşma özelliklerini gösteren hemostaz testleri (INR, APTT, fibrinojen, trombosit sayımı) ve kan ile bulaşan hastalıklar için (Hbs, HIV ve HCV) testler yapılmış olmalıdır. Hemostaz testleri istenilen seviyede değilse pıhtılaşmayı önleyen ilaçların alımının kesilmesi ve uygun tedavi verilmesi gerekir. Oral antikoagülan ilaç kullanan hastalar işlemden 3-4 gün önce ilaçlarını kesmelidirler.
3- Kullanılan kontrast madde böbrek hasarı oluşturabileceğinden BUN, kreatinin testleri de yapılmış olmalıdır.
4- İşlem öncesinde hastanın sürekli kullandığı kalp ve tansiyon ilaçları gibi ilaçları almasına devam etmelidir. Hasta ilaçlarını sabahları alıyorsa az bir miktar suyla içmelidir.
5- Şeker hastası olanlar şeker hastalığı ile ilgili kan şekeri düşürücü ilaçları, aç kaldıkları için almamalıdırlar. Şeker düşürücü olarak metformin(glucophage) kullanan hastalar mutlaka durumu doktoruna bildirmeli, bu ilaç işlemden önce ve sonra 48 saat kullanılmamalıdır.
6- Bazı embolizasyon işlemleri öncesi damardan veya kalçadan koruyucu antibiyotik yapılabilir.
7- İşlem öncesi radyoloji servisine indirilmeden önce ya da işlem öncesi paranteral (damardan veya kas içerisine)sakinleştirici veya gerekirse diğer ilaçlar verilir. Sakinleştirici sizi rahatlatacak ,uyuklamaya neden olmasına rağmen muhtemelen işlem sırasında uyanık olacaksınız.
İşlemden sonra Yapılması Gerekli İşlemler
İşlem bittikten sonra giriş yeri el ile basılarak kanama durdurulacaktır. Kanama durdurulduktan sonra tekrar kanama olmaması için, giriş yeri üzerine kum torbası konacaktır.
Hasta işlem sonrası en az 4 saat yatakta yatacaktır ve bacağını bükmeden düz olarak yatacaktır. Bu süre zarfında ihtiyaçları için kalkmayacaktır. İşlemden sonra aksi söylenmedikçe yemek yenilebilir. Kontrast maddenin bazı yan etkilerinin oluşmaması için bol miktarda sıvı alımı faydalı olacaktır. Hasta bir süre hastanede gözlem altında tutulacaktır.
YASAL UYARI
Bu sitenin amacı sağlığı koruyucu ve geliştirici nitelikte, toplumu bilgilendirmeye yöneliktir. Bu site herhangi bir ticari kaygı taşımamakta olup hastaları ve konu ileilgili doktorları bilgilendirmek amacıyla tasarlanmıştır. Reklam, övünç, haksız rekabet kaygısı taşımamaktadır. Tanı ve tedavinin kesinlikle uzman bir doktor tarafından yapılması gerekmektedir. Bu sitedeki bilgiler hastaların tanı ve tedavisinde geçerliliği doğrulanmadan kullanılamaz. Bu sitedeki bilgiler konu ile ilgili tıbbi kılavuzlardan, güncel araştırmalardan, konu ile ilgili uzman kişilerin görüşlerinden faydalanılarak bilimsel doğruluğu ortaya koyularak kanıta dayalı tıp kuralları çerçevesinde hazırlanmıştır.